Hits: 105
Dış mekan makroları çekmek için bazı önemli ipuçları
Her şey sırayla. Makro fotoğrafçılık nedir? Daha önce hiç karşılaşmadıysanız, makro fotoğrafçılık, özel bir lens veya başka bir ekipman kullanarak kamera sensörünüzdeki küçük nesnelerin ve organizmaların gerçek boyutta veya daha büyük boyutta kaydedilmesidir. Tam kare DSLR ile çekim durumunda, 1:1 makro görüntüsü, 36×24 mm ölçülerinde eski bir 35 mm negatife sahip olsaydınız, en yakın odaklama mesafesinde, kameranızın vizörünü doldurabileceğiniz anlamına gelir. Bir DSLR kullanıcısı için makro fotoğrafçılığa giden en kolay yol, bir makro lens satın almaktır. Eğer bütçe dikkate alınmazsa, görüntü sabitleme özelliğine sahip tam çerçeve makro lensler harika bir seçimdir. 100 mm tam kare için ve 60 mm kırpma sensörü modelleri için daha fazla uygun fiyatlı lens vardır. Makro lensler en iyi optik kaliteyi sunar, ancak bütçeniz kısıtlıysa, makro dünyayı çok az masrafla keşfetme şansı veren bazı alternatifler de vardır.
Yakın çekim filtreleri
Adından da anlaşılacağı gibi, yakın çekim filtreleri, mevcut lenslerinizin önüne takabileceğiniz makro filtrelerdir. Çeşitli filtre boyutlarında bulunurlar ve çeşitli büyütme seçenekleri sunarlar. Temel bir dört parçalı filtre seti, bir görüntüyü +1, +2, +4 ve +10 katsayısında büyütmenize izin verebilir. Optik olarak mükemmel değillerdir ve lensin tüm renkleri aynı yakınsama noktasında doğru şekilde odaklayamadığı durumlarda biraz bozulma ve renk sapması yaşarsınız. Bununla birlikte, yaklaşık 20 $ fiyatı ile denemek için ucuz bir yöntemdir.
Uzatma tüpleri (Extension tubes)
Bir makro lense para harcamadan önce bir başka seçenek de bir dizi makro uzatma tüpü almaktır. Bir makro uzatma tüpü mercek içermez ve bunu lensiniz ile fotoğraf makinenizin gövdesi arasına takarsınız. Bu tüp, lensi kamera sensöründen daha uzağa monte eder. Pratik anlamda, bu minimum odaklanma mesafesinin küçülmesine neden olur, lens sensörden ne kadar uzaklaşırsa büyütme oranı da eş orantılı olarak artar. Bu nedenle, konunuza çok daha fazla yaklaşabilir ve yine de iyi odak elde edebilirsiniz. Unutulmaması gereken bir nokta, bu makro uzatma tüplerinin, 24 mm ile 50 mm odak uzunluklarında daha etkili olmasıdır. 200 mm üzerindeki çok uzun odak uzunluklarından veya 16 mm veya altındaki çok kısa odak uzunluklarında etkili olmamasıdır. Uzatma tüpleri ayrıca yaklaşık 12 mm den 36 mm ye kadar çeşitli uzunluklarda mevcuttur.
Makro lensler
Tüm büyük DSLR üreticileri, bütçenize uyacak şekilde çeşitli makro lensler üretmekte. En yakın odaklanma mesafesi 10-15 cm ile 45-50 cm arasında değişen 40 mm‘den 200 mm‘ye kadar çeşitlilik gösterir. ‚Gerçek‘ bir makro lensin ölçüsü, kameranızın sensöründe en azından gerçek boyutta olan veya daha önce bahsettiğimiz gibi 1:1 çoğaltma oranı olan bir görüntüyü çözme yeteneğidir.
Fiyatlar elbette lense ve kalitesine göre değişir. 40 mm Nikon AF-S DX f/2.8G gibi lensler yaklaşık 200-250 $ ve 200 mm AF Nikkor f/4D IF-ED daha az cüzdan dostu olarak 1.300 $ fiyatla satılmakta. Canon‘un 50 mm‘lik EF f / 2.5 lensi, yaklaşık 290-300 $ dan satılırken, 100 mm görüntü stabilize özellikli f/2.8 makro lensi size 900 $ a mal olur. Sigma ve Tamron ayrıca 50 mm ile 105 mm arasında değişen, 225 $ dan 750 $ a kadar değişen lensler üretiyor. 50 mm makro ile 200 mm arasındaki en büyük fark (fiyat dışında), daha büyük bir motif-lens mesafesidir. Böylece, pahalı 200 mm makro lensiniz, fotoğrafını çekmeye çalıştığınız o ürkek kelebeğe, onu ürkütmeden uzak durmanızı sağlar.
Makro fotoğrafçılık ipuçları
Bu büyüleyici fotoğrafçılık alanına başlamanız için yukarıda özetlediğimiz seçeneklerden birine sahipseniz şimdi dışarıya çıkıp biraz çekim yapma zamanı. Makro dünyanın ‚yakın alanına yapacağınız yolculuğunuza başlamanıza yardımcı olmak için kısa bir liste derledik.
Manuel odaklanma
Bir böcek veya bir esintiyle sallanan bir çiçek gibi hareketsiz kalmayacak bir şey çekmeye çalışıyorsanız, kameranızın otomatik netlemesini kapatmaya ve bunun yerine manuel netlemeye kendinizi alıştırmaya çalışın. Fotoğraf makinenizin AF modunu kullanırsanız, zamanının çoğunu netliğe odaklanmak için harcayabilir ve bir çekimi kaçırabilirsiniz. Manuel odaklamada, konunuzun hareketine daha hızlı uyum sağlayabilirsiniz. Kamerayı ileri geri çekerek veya vücudunuzu hafifçe hareket ettirerek daha iyi netlik elde edebilirsiniz.
Flaş
Konunuza çok yakın mesafeden çekim yaptığınız için, normal bir kamera üstü flaşın motifinizi lensinizin ucunun gölgesini düşürmeden aydınlatamayabileceğini daha ilk çekimde fark edebilirsiniz. Flaşı bir uzatma kablosu ile kameradan ayırmayı deneyin veya lensinizin önüne takılan bir makro flaş kiti alın. Flaş kitleri pahalıdırlar ancak kameranızın tam önündeki makro nesneleri aydınlatmak için özel olarak tasarlanmışlardır. Alternatif olarak, bir LED halka ışık versiyonu da alabilirsiniz.
Önce etrafı inceleyin
Kulağa tuhaf gelebilir, ancak makro fotoğrafçılık yapmak niyetindeyseniz, makro zihniyette olmayabilir ve muhtemelen bazı şeyleri gözden kaçırabilirsiniz. Çekime başlamadan önce, etrafa bakmak, yakınlaşmak ve nesneleri incelemek ve makro nesneler olarak değerlerini fark etmek için zaman ayırın. Küçük bir alan seçin ve sadece o bölgedeki olası tüm yakın çekim fırsatlarına bakarak biraz zaman geçirin. Makro terimlerle görmek için gözünüzü eğitin.
Hız iyidir
Açık havada çekim yaparken, motifleriniz bitki ve çiçeklerse veya hareket halindeyken ve hatta önünüzde uçuşan böceklerse nesnelerinizi hareket ettiren esintilere maruz kalacağınız anlamına gelir. 1/640 veya daha kısa deklanşör hızının düşük ISO ayarından daha önemli olduğunu unutmayın. Bir çiçekten havalanan kelebeğin kumlanmasız ve bulanık bir görüntüsünden daha çok bulanık olmayan, hafif grenli bir görüntüye sahip olmak daha iyidir. Çoğu modern kamera 800 ISO‘ya kadar oldukça temiz görüntüler üretebilir, bu nedenle bu yüksek enstantane hızlarına sahip olmanız gerekir.
Diyafram açıklığı
Maksimum f/2.8 diyafram açıklığına sahip bir makro lens kullanıyorsanız, bu her zaman f/2.8 kullanmanız gerektiği anlamına gelmez. f/2,8‘de çekim yapan 100 mm‘lik bir makro lenste, keskin odak alanı kesinlikle çok azdır ve nesnenizin önemli kısmına odaklamak için gerçekten zorlanabilirsiniz. Motifinizin veya kendinizin en ufak bir hareketi netliği tamamen odak dışına çıkarabilir. Kendinize iyi bir odaklanma şansı vermek için f/8 veya f/11 diyafram açıklığıyla çekim yapmayı deneyin.
Düzenleme
En iyi çekimi elde etmek için makro görüntülerinizi ayarlamaktan korkmayın. Arka bahçenizde birkaç çiçek ve taş düzenlemek anlamına gelse bile, aydınlatmayı kontrol edebilir ve onları rahatsız edici bir esintiden uzak tutabilirsiniz. Pek çok makro fotoğrafçı çekimlerini bunu uygular ve göz önünde tutar. Bu uzaktaki ana konu için yumuşak, bulanık bir ön plan oluşturmak amacıyla lensinizin önünde bir dal veya yaprak tutmak kadar basit olabilir. Çiçekler üzerinde yağmur damlaları olmasını istiyorsanız ve yağmur yağmıyorsa, bir sprey şişesi getirin ve kendiniz yapın.
Tripod
Genel olarak, makro nesneleri dışarıda çekerken hareketli kalmaya çalışıyorsanız, bir tripod kullanmak zahmetli ve zaman alıcı olabilir. Bununla birlikte, deklanşör hızlarınızın oldukça yavaş olacağı ve elle çekim yapmaya çalışmaktan ziyade bir tripod kullanılmasını gerektirecek durumlar olacaktır. Deklanşör hızlarınız 1/100 ve 1/60‘ın altına düşmeye başlarsa, çekimlerinizi net tutmak için bir tripod gerekli olacaktır. Daha düşük seviyeli çekimler için, kameranızı stabilite için küçük bir yastığın üzerine yerleştirebilirsiniz.
Doğru açı
Çok fazla makro çekim yapıyorsanız ve yere yakın seviyelerde çekim yapmak istiyorsanız, yüzünüzü yere değdirmeden gözünüzü vizöre ve hatta LCD ekrana bakmak zor olabilir. DSLR‘nizin değişken açılı bir LCD ekranı varsa, sorununuz çözülmüştür. Eğilebilir bir ekranınız yoksa, kompozisyonlarınızın görüntülenmesini çok daha kolay hale getirmek için her zaman kameranıza ekleyebileceğiniz bir dik açılı vizör alabilirsiniz. Kamera üreticileri bu tür vizörleri üretiyor ama ayrıca daha ucuz versiyonlar için sağlıklı bir üçüncü taraf pazarı da mevcut.
Reflektörler
Konularınızı aydınlatmak için flaş kullanırken, bunun yanında bir reflektör kullanmayı da düşünebilirsiniz. Bunlar, ek aydınlatma sağlamak için ışığı öznenize geri yansıtacak bir açıyla tutulan bir beyaz kağıt parçası kadar basit olabilir. Bazı makro fotoğrafçılar yanlarında küçük aynaları bulundurur ve bunları çekim yaptıkları ortama güneş ışığını yansıtmak için kullanırlar. Parlak olarak arkadan aydınlatılan nesneler için, lensinizin ucuna monte edebileceğiniz katlanabilir gümüş bir makro reflektör de kullanabilirsiniz.
Kırpma faktörü
Makro lens satın alırken göz önünde bulundurmanız gereken diğer bir şey de, kameranızın kırpma faktörüdür. Örneğin Canon DSLR lerde, tam kare sensörlerden 1,6 kat daha küçük sensörlere sahip APS-C kırpma sensörü kameraları, aslında EF-S lenslerin kullanılmasını gerektirir. Bununla birlikte, tam çerçeve EF lensleri, APS-C gövdelerinde de çalışır. Bunun anlamı şudur: Tam çerçeve bir fotoğraf makinesinde 1:1 oranında çekim yapabilen EF 100 mm f/2.8 makro lens, aslında APS-C DSLR‘de kullanılabilir ve 1,6:1 oranı ile kadrajı tam dolduran bir makro lens haline dönüşür.
Sabır
Bir böcek veya arıyı iyi bir şekilde yakalamaya çalışmak, her zaman hareket halinde oldukları için biraz sıkıntılı olabilir. Bir kelebeği çiçekten çiçeğe kovalamaktansa, kendinize bir çiçek seçin ve orada bekleyin. Arılar kovan canlılarıdır ve eğer bir arı bir çiçeğe konmuşsa, bir diğeri de kısa süre sonra oraya konacaktır. Bunu bir avantaj gibi kullanın. Kendinize bir çiçek seçin on onbeş dakika bekleyin ve başka bir arı konduğunda deklanşöre basmaya hazır olun.
Yardımcı Eller
‚Üçüncü el‘, makro fotoğrafçılık araç setinize çok faydalı küçük bir alettir. Daha önce bir kabloyu lehimlemeyi denediyseniz, nesneleri istediğiniz yerde kalmaları için manipüle etmeye çalışmanın yarattığı hayal kırıklığını anlayacaksınız. Bir ‚üçüncü el‘, sizin dokunmanıza gerek kalmadan nesneleri bir yerde sabitlemek için hareket ettirilebilen ve konumlandırılabilen iki veya daha fazla kıskaçlı küçük bir aksesuardır. Üzerindeki en iyi ışığı almak ve aynı zamanda esintide kıpırdayan çiçek sapını tam istediğinizolan yerde tutmak için ideal.
